Lamborghini Dogus Hikayesi

II. Dünya Savaşı'nın sonrasında önemli bir traktör ve havalandırma ile soğutma sistemleri üreticisi olan Lamborghini'nin spor arabalara karşı büyük bir merakı vardı. Bir Mercedes-Benz 300SL,Jaguar E-Type, Alfa Romeo 1900, Lancia Aurelia B20 ve Maserati 3500GT satın alıp kullandıktan sonra, ilk Ferrari'sini aldı. Bu bir 250GT'idi. Çok kısa bir sürede 3 Ferrari daha alarak bir Ferrarihayranı oldu. Ancak bütün Ferrari'lerinde olan debriyaj problemi yüzünden Ferrari fabrikasına gider. Burada birkaç saat geçmesine rağmen sorun bir türlü giderilemez ve Lamborghini Enzo Ferrari ile konuşmak ister. Enzo Ferrari Lamborghini'ye bir traktör üreticisi asla bir Ferrari'yi eleştiremez cevabını verir.^{[kaynak belirtilmeli]}

Ferrari'nin bu cevabı ile küçük düşen Lamborghini, fabrikasına döner ve debriyajını tamir etmeye başlar. Bunu yaparken aslında Ferrari'sinde kullanılan debriyajın aynısının kendi traktörlerinde de olduğunu fark eder. Debriyajını kendisi daha sağlamını yaparak değiştirir ve problemi çözer. Ardından Lamborghini; Ferrari'den hızlı, daha güvenilir ve daha sağlam arabalar yapmak ister. Bundaki amacı ise spor arabaların sadece Ferrari tarafından yapılır ifadesini değiştirmekti.

Hedefi için ilk olarak kendisini Ferrari fabrikasının yakınında bulmuş ve eski Ferrari mühendisleri Gianpaolo Dallara ve test sürücüsü Bob Wallace'ı işe almıştır. İlk üretimi olan Lamborghini 350GT her yönü ile Ferrari'den daha iyidir. Üçüncü üretim modeli olan Miura efsanevi ve nefes kesen bir araç olmuştur ve ortadan motorlu spor otomobil çağını başlatmıştır.

Lamborghini pek çok eşsiz lüks, güvenlik ve şık tasarımı ile İtalyanların otomobil üretiminde en iyi olduklarını kanıtlamıştır.

Bir ilginc nokta ise Şirketin arması bir boğadır. Bu boğa ise Lamborghini'nin boğa burcu olmasından gelmektedir. Miura adını bir boğa yetiştiricisi Don Eduardo Miura'dan alırken, Islero ise adını Miura tarafından yetiştirilmiş ve ünlü matador Manolete'yı öldüren bir boğadan almaktadır

 Espada 'nın anlamı ise matadorlar tarafından kullanılan bir kılıç türüdür. Jarama 'da ise daha önce boğa güreşleri için kullanılan ama günümüzde yarış pisti olarak kullanılan İspanya'nın Jerez pistinden adını almıştır.Countach ise Piyemontece'de bir erkeğin güzel bir kadını gördüğünde tepki olarak verdiği nara, nidadır.

 Bu isimle Lamborghini geleneklerini bozmuştur.

 Daha sonra şirket geleneğine geri dönmüş ve Diablo (ünlü bir boğa), Murcielago ( 24 kılıç darbesine rağmen ölmeyen ve daha sonra Miura'ya hediye edilen boğa), Gallardo (Miura'nın yetiştirdiği bir boğa) ve son olarak Reventon (ünlü matador Felix Guzman'ı öldüren meşhur boğa) ile bu geleneği sürdürmüş ve sürdürmeye devam etmektedir.

MTT 2YK

MTT 2YK dunyanin en hizli motoru olup seklini hic begenmemekteyim.Icinde helikopter motoru vardir ve bu motor 402 km hiza ulasabiliyor.402 km hizla bu motorun ustunde bir insanin nasil durabildigin anlamakta guc tabi bazi videolarda izledigim kadariyla jet le yarisip onu gecme becerisinede sahip bir motor.

BUGATTI VEYRON

Ferdinand Porsche'nin torunu dönemin Volkswagen Genel Müdürü Ferdinand Piech'in 2001 Cenevre Otomobil Fuarı'nda dünyanın en hızlı, en güçlü ve en pahalı arabasını üretmek üzere söz vermesiyle başlayan Bugatti Veyron projesi, 2003 yılında üretime hazır hale geldi.


Aynı yıl, dünyanın en zor pistlerinden biri Laguna Seca'da yapılan test sürüşleri sırasında aracın pistten çıkması nedeniyle üretimin durdurulmasına karar verildi.

Ferdinand Piech'in 2003 yılında emekli olmasının ardından, yeni Genel Müdür Bernd Pischetsrieder projenin başına Thomas Bscher'i getirdi. Bscher, yaklaşık bir yıl içinde performansı biraz daha düşük ama testlerde devrilmeyen bir Bugatti Veyron geliştirdi. 2003 ve 2005 model Bugatti Veyronlar 0'dan 100 kilometreye 2,5 saniyede çıkabilmektedirler.^[1]

Bugatti Veyron ekonomik olarak Volkswagen'e büyük zarar teşkil etmektedir. Veyron'un fiyatı 1.5 milyon Avro gibi yüksek bir tutar olsa da, toplam üretim masrafı yaklaşık 2-3 milyon Avrodur.

Üretim halindeki Bugatti Veyron ilk olarak 19 Ekim, 2005 tarihinde Tokyo Araba Fuarı'nda gösterildi.

2005 yılındaki Dubai Araba Fuarı'nda, teşhir edilen Veyron dahil 6 adet satılması ve 45 adet Veyron'un da Şubat ayına sipariş edilmesiyle Bugatti Veyron projesinin akışı tamamen değişti. 5 yılda 300 adet üretilmesi öngörülen Bugatti Veyron'un üretim süresi 8 yıla yükseltilmiştir, bu süre içinde üretilecek Bugatti Veyron sayısının bine yakın olması beklenmektedir.

Amerika'da ilk kez 2006 yılındaki Los Angeles Uluslararası Otomobil Fuarı'nda sergilendi.

Bugatti Veyron ile yapılan en yüksek hızı (407 km/sa.), Car and Driver dergisinin editörü Csaba Csere, Volkswagen'in Ehra-Liessen test pistinde gerçekleştirdi.Daha sonra bu yıl düzenlenen Veyron modelinin Super Sport™ versiyonu 431.072 km\h hız ile, dünya birinciliği olan S.S.C.(Shelby Super Cars) Ultimate Aero 412 modelini geçerek rekorun altına adını yazdırmıştır.

7 vitesi olan Bugatti Veyron'un 0'dan 321,9 km/sa. hıza çıkışı; McLaren F1'in 193,1 km/sa.'ten 321,9 km/sa. hıza çıkışından daha hızlıdır. Aracın Benzin deposu 100 Litreliktir. Normal kullanımda 100 Km`de yakit tüketimi 20 Litredir. Ancak araba tam güç ile sürüldügünde 100 Km`de 100 Litre Benzin tüketmektedir, buda 12 dakikada deponun boşalacağı anlamına gelmektedir.

Bugatti Veyron, fabrika dışında dünyada 20 Bentley bayiinde satılır. Bakım ve tamiri de bu bayilerde yaptırılabilir.Rivayete göre Ali Ağaoğlu bile bu arabayı satın alacak cesareti gösterememiştir.

Bugatti Veyron suana kadar dunyada bulunan en hizli olmakla birlikte Lamborghinin son bir kac gun icinde cikartmis oldugu Sesto Elemento modelinden sonra dunyanin en pahali arabasi sifatini kaybetmistir.Ama hala en hizli odur.

Bunlarin yani sira arac 1001 hp gucunde ve 7999 motor dur. Normal bir lastiği yapmak 30 saniye alırken Bugatti Veyron’un tekerleri 1 saatte yapılıyor. 10000 km ömrü olan bu tekerleri almak için 17.000 doları gözden çıkarmanız gerekiyor. Michelin bu tekerlek için lastik işkence aletinde her türlü kuvvete karşı dayanıklı olması için birçok testlerden geçmesi rağmen Michelin’in kendi test pistinde de birçok farklı testlerden geçiyor. Dünya’nın en gelişmiş ıslak pistininde arasında bulunduğu bu pistlerden 19 tane bulunmaktadır.

Aracın en pahalı parçası ise arka şasesidir. Tamamen havacılık teknolojisi kullanılan bu parçanın yapılması 80-90 saat sürmektedir. Yakıt deposu için de 250 parça birleştiriliyor.

 Bu kadar hızlı giden bir aracın aynı performansla durması gerektiği için bu araçta 2 tip fren sistemi bulunmaktadır. Lastiklerdeki fren disk sistemi dışında çok farklı bir sistemde geliştirilmiş. Arka kanat 200km hıza ulaştıktan sonraki frenlemelerde, direk yer ile dik konuma geliyor, sürtünme kuvveti yaratıyor  ve frenleme sistemine yardım ediyor. Hava fren sistemi adını alan bu sistem ilk defa bu araçta kullanılmıştır.  Toplam frenle sisteminin yüzde 30 düzeyinde bir oran ile hava freni kullanılıyor. 10 saniyede maksimum sürattan 0 km’ye inebiliyorki Formula 1 araçlarından bile daha gelişmiş bir sisteme sahip.

Philip Morris ve Marlboro Hikayesi

Marlboro nasıl tutuldu ?

Marlboro firması ilk kurulduğunda işleri çok kötü gidiyormuş. şirket
iflasın eşiğinde iken bir adam gelmiş, "satısları bir ayda 3 katına
çıkarırım ama bunun karşılığında da şirketin yarısına ortak olurum, yok
çıkaramazsam ömrümün sonuna kadar fabrikada bedava tütün sararım" demiş.

Marlboro'nun sahipleri zaten çıkmaz sokaktaymıs, "Bir haftaya kalmaz
batacağız, kaybedecek neyimiz var ki"
diyerek kabul etmişler teklifi...

Adamın bunlardan tek isteği binlerce boş Marlboro kutusuymuş. Zaten depoda
milyonlarcası varmış, talebini karşılamışlar hemen.

Sonra bizimki bütün paketleri tek tek ezmis ayağıyla, gece 12'den sonra da
hepsini uçaktan bütün Amarika 'nın üstüne atmış. Sabah millet uyanınca bir
bakmış ki her tarafta boş Marlboro kutuları.

"Yahu, bu sigara bu kadar çok içildigine göre vardır bir hikmeti" diyerek
sigara bayilerine akın etmişler.

şirket o ay 3 degil 5 katı satış yapmış. Tabii bizim adam da şirketin
yarısına ortak olmus.

Koenigsegg

Koenigsegg fazla duyulmamis , sinirli sayida uretilen dunyanin en hizli arabalari katagorisinde 2, sirada olan 395km hiza ulasabilen 911 hp gucunde bir saheserdir.

Koenigsegg ismi bu araci kucuklugunde ben araba yapacagim hirsiyla yapilmis olan bu firmanin kurucusu olan Christian von Koenigsegg den gelir.

Yemeksepeti.com

Yemeksepeti.com bence inanilmaz guzel zekice bir fikrin urunudur hele bir de ogrenci veya bekar iseniz birde yemek yapmaya useniyorsaniz kesinlikle dogru yerdesiniz.

Yuzlerce yigecek seceneginin yaninda son gordugum ilginc bir sisteme de baslamislar kayseriden falan 24 saatte teslim pastirma falan yolluyorlar.

Arastirdigima gore her sipariste verdiginiz paranin %7 sini aliyorlarmis ve gunde binlerce kisinin yemek siparis ettigini dusunurseniz inanilmaz para kazaniyorlar.

Idiocracy

Sıradan Amerikalı’nın tarifi gibi duran asker Joe Bauers (Wilson), Amerikan hükümeti tarafından yürütülen özel bir proje kapsamında uyutulur. Ancak uyutulduğu yerde unutulan kahramanımız, 500 yıl sonra uyandığında toplumun fazlasıyla değiştiğini görecektir. Tümüyle aptallaşan insanlardan kurulu bu yeni toplumda, suanda 2 yasinda bir cocugun oynadigi kareleri ucgenleri deliklerine sokma tazzi bir oyunla ve bir kac inanilmaz kolay soruyla ‘en akıllı’ insan ilan edilir.


Bu film beni guldururken dusundurdu , sanki gelecekte bu sekilde yasanacakmis gibi geldi mesela kuraklik en ust duzeyde yesillik hic yok bunun nedeni enerji iceceginin suyu yerini almasi topraklar yesil enerji icecegiyle sulaniyor musluktan enerji icecegi akiyor.Amerikan baskani halki kufrederek hareket cekerek selamliyor.Donemin gise rekorlari kiran en mukemmel filmi mesela bir popo agzina kadar dolu bir salonda beyaz perdede bir popo var ve herkez onu izleyip guluyor egleniyor.


Film izlenebilir bence eglenceli.

The Way Back

The Way Back 1940 yilinda Sibirya’daki esir kampından kaçan, farklı milletlere mensup bir grup askerin yl hikayesini ve yol boyunca baslarina gelen olaylari ,yasam mucadelerini anlatiyor.Film konusunu yasanmis gercek bir oykuden aliyor.


 Sovyet Rusya zamanında, Sibirya’ya sürülmüş ve baskı altında tutulan bir grup insan, bu acımasız hayattan kurtulma kararı alır. Bu uğurda ölümü de göze alarak özgürlükleri için savaşan insanlar 4000 mil uzaklıktaki Hindistan’a ulaşmak için bir tercih yapacaklardır.


Film guzel izlenebilir ve sizi yasadiginiz topraga bir kez daha sukur ettirebilir.

Hangover

Hangover I hayatimda gordugum en guzel ve eglenceli filmlerden biriydi.Hangover filmi 4 kisi arasinda geciyor.Filmin konusu ise Doug diye bir karakterin karisinin kardesi ve arkadaslariyla beraber bekarliga veda tarzinda bir sey yapmak icin Las Vegas a gitmeleri ve orada evlenecegi kizin kardesinin ickilerine extasy zannedip aldigi ama kaziklanip tecavuz hapi denilen seyi kendisine ve arkadaslarina icirtip sapitmasini anlatiyor.

Fast 5

Fast and Furios serisinin son filmi olan Fast 5 onceki filmlerle alakasiz bir sekilde aksiyona yonelik bir filme donusmustur.Bundan onceki 1 ,2 , 3, 4 te daha cok araba yarisina donuk bir film di.

Bu film Rio De Janeiro da geciyor filmlerden digerlerinden farki olarak aksiyon ve catismalar on plana cikiyor.

Bir sahne aklima inanilmaz sekilde takildi simdi anladik tamam Dodge marka otomobilin reklamini yapiyorsunuz , ama 2 araba 10 tonluk celik kasayi nasil cekebilir buna arti olarak duvardan sokmesi ayri bir akil firtinasi.

Film izlenebilir ama aksiyon seviyorsaniz.

Sesto Elemento

Lamborghini’nin yeni bombasi Sesto Elemento, fiyatıyla Bugatti Veyron’u tahtından ederek dünyanın en pahalı otomobili oldu

Lamborghini’nin yeni modeli Sesto Elemento 2.9 milyon dolarlık (4.4 milyon TL) fiyatıyla ile Bugatti Veyron’u tahtından ederek dünyanın en pahalı otomobili oldu

Sesto Elemento, V10 motoru ve sürekli dört tekerlekten çekiş sistemi de dahil olmak üzere sadece 999 kilogramlık toplam yüksüz araç ağırlığına sahip.

Sesto Elemento, Veyron’dan 280 bin dolar (440 bin TL) daha pahalı.

2.5 saniyede 100 km/sa hıza çıkan Sesto Elemento 320 km/sa hıza ulaşabiliyor.

Şasesi, gövdesi, amartisörü tamamen karbon fiberden olusan Sesto Elemento bu alanda da bir ilke imza atıyor.

Shutter Island

Bu film hakkinda kisaca sunlari soyleye bilirim ; Bufilm akilli adami delirte bilir.Filmi izledikten sonra  kendimle ilgili ilginc dusuncelere kapildim.Bir an kendimden suphe duydum.Eger bir psikojik sorununuz varsa bu filmi izlemenizi tavsiye etmem